Kalabalık Fobisi Kalabalık fobisi, diğer adıyla agorafobi, kişinin kalabalık ortamlarda yoğun panik yaşamasına verilen isimdir. Bu fobiye sahip bireyler, kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınma eğilimi gösterir ve bu durum, ciddi korku ve kaygılara yol açar. Sonuç olarak, kişi toplum içine çıkamaz hale gelir. Kalabalık fobisi genellikle ergenlik ve erişkinlik dönemlerinde başlar ve kadınlarda görülme olasılığı erkeklere göre daha yüksektir. Bu fobi türünün en büyük tetikleyici faktörü strestir. Kalabalık fobisi olan kişiler, yaşadıkları semptomları kalp krizi gibi algılayabilirler. Yoğun insan kalabalığının bulunduğu yerlerde huzursuz, sinirli, gergin, tedirgin ve korkak hissederler. Kalabalığı bir tehdit ve tehlike olarak algılarlar ve zarar göreceklerini düşünürler. Bu düşünceler kişiyi sıkıntıya sokar ve nefes alamama, boğulma hissi yaratır. Kalabalık Fobisi Belirtileri
Ayrıntılar, kalabalık fobisi olan hastaların beynini yorar ve onları güvenli, kalabalık olmayan bir yer bulmaya iter. Bu kişiler sokağa çıkmaktan, sinemaya veya tiyatroya gitmekten korkarlar. Toplu taşıma araçları, asansörler, mağazalar ve caddeler kişiyi korkutur ve kaçmasına neden olur. Kalabalık fobisi olan kişiler evde tek başlarına kalmaktan da korkarlar. Açık alanlarda tek başlarına kalmaktan korkan bu bireyler, tehlike ile mücadele edip yardım bulamamaktan endişe ederler. Kalabalık Fobisi Nedenleri
Biyolojik etkiler, hastanın sinir sisteminde bulunan bağlantılarda sorun olmasından kaynaklanır. Genetik etkiler, ailede herhangi bir kişide kalabalık fobisi bulunması nedeniyle diğer bireyde de bu fobinin ortaya çıkmasıdır. Psikolojik etkiler ise çocuk yaşta yaşanan olumsuz olayların, ileri zamanlarda kalabalık fobisi olarak kendini göstermesidir. Çocuk yaşta aile bireylerinden birini kaybeden kişilerde fobi görülme ihtimali yüksektir. Kalabalık fobisi hem psikolojik yollarla hem de ilaç tedavisi ile tedavi edilebilir. İlaç tedavisinde doktorlar genellikle anksiyete ilaçları veya antidepresanlar kullanır. Tedaviye genellikle hastaların büyük bir çoğunluğu olumlu yanıt verir. Korku ile başa çıkabilmek için hastaların korkularının üzerine gitmeleri ve onları yenmeleri sağlanır. Hastanın sosyal etkinliklere katılması, grup çalışmaları yapması ve toplum içinde rahatça hareket edebilmesi teşvik edilmelidir. |